Duygusal gerilimlerin her daim uçlarda dolandığı çok başarılı bir dram filmi. Asghar Farhadi kendi tarzını çok açık belli eden bir yönetmen. Saf gerçekliği, her gün dallanıp budaklanan, çetrefilli bir ortamın içinde güzelce işleyebilen daha çok yönetmen olsa keşke.
Ferhadi çoğu sinemasever gibi ’Bir Ayrılık’ isimli filmi ile aklımda yer etmişti zaten. Bu filmde de acaba ’Bir Ayrılık’ filminin seviyesini yakalayabilir mi?’ diye düşünürken abartmak istemem ama hayranlık duyarak filmi bitirdim .Bence 2016 yılında çekilmiş en iyi film. Hatta şaheser.
oldukça başarılı bir film. sağlam bir senaryo ve kusursuz oyunculuklar sayesinde filmi yaşatıyor izleyiciye. tiyatro sahneleri hikayeyi tamamlıyor. asğar ferhadi hikayeyi anlatırken izleyiciye kendi vicdani muhasebesinide yaptırıyor. insanı değerleriyle yüzleştiriyor. mutlaka izlenmeli
Filmin en büyük gücü gerçekçiliği. Sağlam hikayesi ve karakterleri ile ön planda olan film, kısa sürede içine çekiyor ve sonuna kadar da kilitliyor. Asghar Farhadi, seyirciye vicdan, merhamet, adalet, ceza ve intikam gibi ağır duyguları yükleyerek sıkı bir empati yaşattırıyor.
Arthur Miller’ın Satıcının Ölümü adlı çok ses getiren eserinin serbest bir uyarlaması olan Satıcı; izleyiciye ahlak, adalet, ceza, ve dürüstlük kavramlarını sorgulatan ve film bittiğinde ise vicdan muhasebesi yapmaya mecbur bırakan bir film.
Neredeyse her sahnesi ve her diyaloğu anlam yüklü olan yapımı bana göre izlerken çok dikkat edilmeli ve aralara gizlenen şifreleri çözerek seyredilmeye çalışılmalı.
Ve satıcı, Akademi Ödüllerinde en iyi yabancı film dalında Oscar ödülünü aldı fakat bu ödülü anlamalı kılan şey filmin yönetmeni tarafından protesto amaçlı törene katılmayarak dünyaya verdiği mesajdır:
’’Ülkelerin sınırlarına göre düşünmeyi reddediyoruz’’ ve ’’En iyi ülke, cinsiyet, din veya renk diye bir şey yoktur’’ ifadeleriyle her şeyi anlatmıştır yönetmen.
Asghar Farhadi’yi ve filmde emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Yedi islam ülkesinin ve hatta daha fazlasının ötekileştirilmediği ve tüm dünyada insan haklarının uygulanması dileğiyle.
İnsanlık ahlakını ve modern yaşamda haysiyeti yücelten özel ve incelikle ele alınmış bir film. Görülmeyen hayat kadını da dahil tüm karaktere eşit bir mesafede duran Ferhadi, seyirciye yargılamadan gözlemleme imkanı tanıyor.
Yaşamda kadın ve erkeğin duygularına, kadının toplumdaki yerine ve bakışına atıfta bulunup, oluşumda cinsler üzerinden akıl ve ruh üzerine kurulu dengeyi ele alıyor.
Çarpık kentleşmeyi de kurgusunda ihmal etmeyen yönetmen tamamlanmamış bir eserle seyirciyi düşünmeye davet ediyor.
Cannes’da en iyi senaryo ve en iyi erkek oyunucu ödülünü almış, Akademi ödüllerinde de Oscar kazanmış bir filmin Türkiye’de toplamda sadece 9 sinema salonunda gösterimde olması şaşılır şey! İran sinemasının kalitesi henüz Türkiye’de bilinmiyor ve bilinmesine izin verilmiyor. Bunun sebebi de politikacıların İran düşmanlığı olsa gerek.
Filmi İran’da izleme şansı buldum gerçekten güzel bir film, sonu az çok belli olan nadir İran filmlerinden. Ve tabiki de Şahab Hüseyni’nin oyunculuğu yine takdire şayan.
Şuan bulunduğum şehirde bu film olmadığı için bu filmi izleyemiyorum onun yerine saçma sapan komedi dizileri var. Toplamda sinemalarda sadece 12 bin kişi izlemiş bugüne kadar böyle değerli bir filmi.
Sanat sürekli ticarete tutsak, yine de buna rağmen güzel işler ortaya çıkarabilene helal olsun. Benim de şehrime gelmedi ne yazık ki onun yerine asla sanatsal değer taşımayan ebleh ve korkutucu kamera kayıtları var, üzgünüm.
Her eserini soluksuz izleten; izleyiciyi sinemaya çekmek için cinsellik, aksiyon, kan, şiddet, görsel efekt vs. gibi unsurlara hiç de gerek olmadığını kanıtlayan İran sinemasının dünyaca duyulan en son filmidir. Merakla gösterime girmesini bekliyordum. Teşekkür ederim.
İranlı başarılı yönetmen Asghar Farhadi’nin çıkış noktası, daha önce de çok defa beyaz perdeye uyarlanmış olan Arthur Miller eseri olan ’Death of a Salesman’.
Farhadi’nin çok sevdiği ve birçok filminde de baş role koyduğu ’’soru işareti’’ yine başarılı bir şekilde işlevini yerine getiriyor ve filmin akıcı bir şekilde dikkatimizi toplamasını sağlıyor. Bu da yapımı sıkılmadan ilgi ile izlememizi sağlıyor. Bunun dışında Farhadi’nin diğer vazgeçilmezlerinden olan odalar, taksiler, iç çekimlerle vurgulanan iç hesaplaşmalar da karşılaştıklarımız arasında.
Farklı bir coğrafyadan, tavsiye edilebilecek bir drama.
İstanbul Modern’in ’’Oscar’ın Yabancıları’’ ön gösteriminde bugün izleme fırsatı bulduğum film. Söz konusu Farhadi olunca sert bir film geleceğini az çok bekliyorsunuz zaten ama konu bir de kadına şiddet olunca bir kadın olarak filmin başından sonuna kadar göğsüme çöreklenen bir sıkıntıyla izledim filmi. Bazı sahnelerde yumruk yedim, bazı sahnelerde şefkatle iyileştim. Oyunculuklar, senaryo, sakin akış ve güçlü kurgusuyla yine nefis bir film. Mutlaka bakın.
İran sinemasını, İran halkını tanıma düşüncesi epeydir aklımda belirtmişti. Bu film ile ilk adımı atmak muhteşem oldu. Gece geç saatte salonun yarısına yakınının dolu olduğunu görünce daha bir şevkle filmi izledim. Film oyunculukları muhteşem, hepsi rollerine yakışmış ve rolün hakkını da vermiş.
İran yaşamının içinden bir çok detayın filmde paylaşıldığını gördüm. Bazı şeyler hafif zorlama gibi dursa da fikir edinmek açısından faydalı oldu.
Hem sinema hem de hayat anlamında ortalamanın üstünde bir olgunluğa sahip kişilerin filmi izlemesini tavsiye ederim.
-- Yazının Bu kısmı spoiler içermektedir. Görmek için tıklayınız. --
Kadınla, kocasıyla sık sık empati kurabildim ama yaşlı adama sadece inanılmaz kin duydum ve acı çekmesine, bitmiş hallerine zerre üzülemedim. Kadının affetmesi bile beni hiddetlendirdi.
Türk televizyonlarındaki ’’evlilik’’ programlarını fazlaca izleyip, kıskançlığa sorun olarak bakmaya alışan yolcular ve deyyuslar hariç herkes de benim gibi düşünüyordur, bundan eminim.
Bu arada yönetmenin tecavüz kısmını seyirciye bırakması güzel bir seçim olmuş.
-- Yazının Bu kısmı spoiler içermektedir. Görmek için tıklayınız. --
Film elbette güzel. Karakterler, senaryo,sahneler vs. Gerçekliği, sıradanlıkları sıradışı vermesi…. Ama yorumlarda tanıtımlarda yönetmeninden bahsedilirken söylenen sözler sadece benim mi kafamı karıştırıyor: ’’…… Asghar Farhadi merhamet, ceza, intikam, adalet(!) i sorgulatıyor…’’. Evet gerçekten bunu yapıyor. Yalan söylemeli miydi orda diyor Nadir ’i sorgularken insan. Ya da iğrenç bir suçu işlemiş adam affedilmeyi hak ediyor (!) gibi geliyor. Böyle düşünmekten şüphe dahi etmek korkutmuyor mu kimseyi? En iyi ülkeyi tanımlarken ’din’ diye bir şeyinde olmayacağını söyleyebilmesi bir yönetmenin hem kendisi hakkında şüpheye ve temkinli olmaya mecbur bırakıyor hem de İran İslam Cumhuriyeti’nin bütün kötü propagandalara rağmen özgürlük, adalet ve İslam ülkesi olduğunu hissettiriyor….
Ferhadi önceki filmleriyle çıtayı o kadar yükseğe koydu ki, her filminden bir başyapıt beklentisi doğuyor. Yine insan ilişkileri üzerine eli yüzü düzgün bir film kotarmış ama filmografisinde ilk üçe giremeyecektir.
bu konudan ne çıkar ki diyosunuz, sonrasında olaylar olaylar 🙂 heyecanlı bir filmdi. oscarı bilmem ama kurgu gerçekten şahaneydi. Hüseyni’nin her mimiğiyle seyirciye geçirdiği hisleri de söylemek gerek. muhteşem bi oyunculuk
Oynayanların tavrıyla, konuşmalarıyla, olayın kurgusu ve işlenişiyle çok güzel bi film. Gerçekliğe müdahale edilmeden birebir aktarılmış, bu yüzden bu kadar özel bi eser karşımıza çıkmış. Ellerine sağlık çok da güzel olmuş…
Tam bir Asghar Farhadi filmi. Filmi o kadar beğendim ki yazacak bir şey bulamıyorum çok güzeldi. Asghar Farhadi filmlerinde en sevdiğim şey karakterlerin olaylar karşısında verdikleri tepkiler. Çok doğal ve insani tepkiler. Olay sanki yanı başınızda. Taraneh Alidoosti çok başarılıydı. Shahab Hosseini de öyle. Shahab Hosseini film boyunca kamera karşısında oturup hiçbir şey yapmasın yine çok beğenirim tekrar tekrar izlerim.
-- Yazının Bu kısmı spoiler içermektedir. Görmek için tıklayınız. --
Selamün aleyküm… Film gerçekten çok güzel. Bir filmde pişmanlık teması bu kadar güzel anlatılabilir mi? İnsan yaptığı bir hatadan sonra o kadar aciz kalabilir mi?Yalnız filmi izlerken bir konu dikkatimi çekti. Adam eve gelip eşini görmedikten sonra hastaneye gidince ve eşini o halde görürken verdiği tepki biraz az geldi bana. Yönetmenin talimatı mı bu şekildeydi yoksa adam mı biraz soğukkanlı kaldı, anlayamadım.
-- Yazının Bu kısmı spoiler içermektedir. Görmek için tıklayınız. --
Film gerçekten etkiledi beni.. Kadının yaşadığı olay çok dehşetliydi, tepkiler biraz az kaldı bence. Özellikle de Şahap çok soğukkanlı geldi. Sonuçta karısı ölümden döndü. Belli ki yönetmen bu şekilde yapmış, ama arkadaşların dediği gibi doğal bir tepki değil bence, asıl bu aşırı tepkisizlik yapay geldi bana. Bir de ben sondaki amcanın bunu yaptığına hala inanamıyorum son ana kadar bekledim suçu mu üstleniyor diye ama yok. Hatta filmin her anında bir şey çıkacakmış gibi bekledim, olmasa bile olacakmış gibi seyirciyi germek herkesin harcı değil, bu başarıdır.
izlediğim en iyi iran filmlerinden oscarı hak etmiş ve almış bir film.başlarda durağan gözükse de ilerledikçe açılan ve mükemmelleşen film kesinlikle tavsiyedir çeviri için teşekkürler
Yeni Kaynak sitemizde bulunan film, video ve fragmanları ve diğer tüm vidyolar çeşitli paylaşım ortamlarında bulunmaktadır. Sitemiz sadece youtube, google, vb. sitelerde eklenmiş ve paylaşıma açılmış videoları yayınlamaktadır. Server'imize kesinlikle yükleme yapılmamaktadır. Bu yüzden Yeni Kaynak sitesi hiç bir yasal hükümlülüğe tabi tutulamaz. İstenildiği takdirde hak sahipleri videoların kaldırılması talebinde bulunabilirler.
Tipik İran sineması, işte bu yüzden seviyorum. Günlük hayattaki olayların muhteşem bir şekilde beyaz perdeye aktarılması.
Namusunuzu payimal etmek isteyen birinin onurunu korumak için hayat arkadaşınıza olan ahdinizi sigorta eder miydiniz?
Seyreledigim ən yaxşı filmdir
Çok güzeldi. İzlemeye değer
Sanatsal ve diğer tüm açılardan harika bir film. Teşekkürler
Sinemada izleme şansım oldu. Çok başarılı bir film. Şahab ve Terane’nin ne kadar uyumlu olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
kişisel ve toplumsal ahlak merkezinde, olağan bir günde, işlenen suçun mağdur ve ailesine etkileri..
Film Heyecan Dolu.. Gerçekten Mükemmel
Çok güzel bir Film.. Türkçe Tercüme yapan kardeşlerimize teşekkür ederiz…
Duygusal gerilimlerin her daim uçlarda dolandığı çok başarılı bir dram filmi. Asghar Farhadi kendi tarzını çok açık belli eden bir yönetmen. Saf gerçekliği, her gün dallanıp budaklanan, çetrefilli bir ortamın içinde güzelce işleyebilen daha çok yönetmen olsa keşke.
Ferhadi çoğu sinemasever gibi ’Bir Ayrılık’ isimli filmi ile aklımda yer etmişti zaten. Bu filmde de acaba ’Bir Ayrılık’ filminin seviyesini yakalayabilir mi?’ diye düşünürken abartmak istemem ama hayranlık duyarak filmi bitirdim .Bence 2016 yılında çekilmiş en iyi film. Hatta şaheser.
Ferhadi, İran sinemasının modern Firdevsi’si.. Bu filminde de insanlığa anlatacağı çok şey var.
oldukça başarılı bir film. sağlam bir senaryo ve kusursuz oyunculuklar sayesinde filmi yaşatıyor izleyiciye. tiyatro sahneleri hikayeyi tamamlıyor. asğar ferhadi hikayeyi anlatırken izleyiciye kendi vicdani muhasebesinide yaptırıyor. insanı değerleriyle yüzleştiriyor. mutlaka izlenmeli
Ben her yönüyle çok beğendim. Dramı ve gerilimi çok tadında yapılmış. Sürükleyici, gerçekçi ve etkileyiciydi.
Filmin en büyük gücü gerçekçiliği. Sağlam hikayesi ve karakterleri ile ön planda olan film, kısa sürede içine çekiyor ve sonuna kadar da kilitliyor. Asghar Farhadi, seyirciye vicdan, merhamet, adalet, ceza ve intikam gibi ağır duyguları yükleyerek sıkı bir empati yaşattırıyor.
Tipik İran sineması, işte bu yüzden seviyorum. Günlük hayattaki olayların muhteşem bir şekilde beyaz perdeye aktarılması.
Arthur Miller’ın Satıcının Ölümü adlı çok ses getiren eserinin serbest bir uyarlaması olan Satıcı; izleyiciye ahlak, adalet, ceza, ve dürüstlük kavramlarını sorgulatan ve film bittiğinde ise vicdan muhasebesi yapmaya mecbur bırakan bir film.
Neredeyse her sahnesi ve her diyaloğu anlam yüklü olan yapımı bana göre izlerken çok dikkat edilmeli ve aralara gizlenen şifreleri çözerek seyredilmeye çalışılmalı.
Ve satıcı, Akademi Ödüllerinde en iyi yabancı film dalında Oscar ödülünü aldı fakat bu ödülü anlamalı kılan şey filmin yönetmeni tarafından protesto amaçlı törene katılmayarak dünyaya verdiği mesajdır:
’’Ülkelerin sınırlarına göre düşünmeyi reddediyoruz’’ ve ’’En iyi ülke, cinsiyet, din veya renk diye bir şey yoktur’’ ifadeleriyle her şeyi anlatmıştır yönetmen.
Asghar Farhadi’yi ve filmde emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Yedi islam ülkesinin ve hatta daha fazlasının ötekileştirilmediği ve tüm dünyada insan haklarının uygulanması dileğiyle.
İnsanlık ahlakını ve modern yaşamda haysiyeti yücelten özel ve incelikle ele alınmış bir film. Görülmeyen hayat kadını da dahil tüm karaktere eşit bir mesafede duran Ferhadi, seyirciye yargılamadan gözlemleme imkanı tanıyor.
Yaşamda kadın ve erkeğin duygularına, kadının toplumdaki yerine ve bakışına atıfta bulunup, oluşumda cinsler üzerinden akıl ve ruh üzerine kurulu dengeyi ele alıyor.
Çarpık kentleşmeyi de kurgusunda ihmal etmeyen yönetmen tamamlanmamış bir eserle seyirciyi düşünmeye davet ediyor.
Cannes’da en iyi senaryo ve en iyi erkek oyunucu ödülünü almış, Akademi ödüllerinde de Oscar kazanmış bir filmin Türkiye’de toplamda sadece 9 sinema salonunda gösterimde olması şaşılır şey! İran sinemasının kalitesi henüz Türkiye’de bilinmiyor ve bilinmesine izin verilmiyor. Bunun sebebi de politikacıların İran düşmanlığı olsa gerek.
Film pişmanlık, kızgınlık gibi insana ait duyguları psikolojik açıdan güzel bir şekilde yansıtmış.
Filmi İran’da izleme şansı buldum gerçekten güzel bir film, sonu az çok belli olan nadir İran filmlerinden. Ve tabiki de Şahab Hüseyni’nin oyunculuğu yine takdire şayan.
Finale adım adım tırmanan bir film. Acımak, affetmek ile öfkelenmek, intikam almak arasında savrulan insanlar. Akıldan kolay çıkmayacak bir final.
Yönetmenden kötü bir film beklemiyorum zaten
Şuan bulunduğum şehirde bu film olmadığı için bu filmi izleyemiyorum onun yerine saçma sapan komedi dizileri var. Toplamda sinemalarda sadece 12 bin kişi izlemiş bugüne kadar böyle değerli bir filmi.
Sanat sürekli ticarete tutsak, yine de buna rağmen güzel işler ortaya çıkarabilene helal olsun. Benim de şehrime gelmedi ne yazık ki onun yerine asla sanatsal değer taşımayan ebleh ve korkutucu kamera kayıtları var, üzgünüm.
Her eserini soluksuz izleten; izleyiciyi sinemaya çekmek için cinsellik, aksiyon, kan, şiddet, görsel efekt vs. gibi unsurlara hiç de gerek olmadığını kanıtlayan İran sinemasının dünyaca duyulan en son filmidir. Merakla gösterime girmesini bekliyordum. Teşekkür ederim.
İranlı başarılı yönetmen Asghar Farhadi’nin çıkış noktası, daha önce de çok defa beyaz perdeye uyarlanmış olan Arthur Miller eseri olan ’Death of a Salesman’.
Farhadi’nin çok sevdiği ve birçok filminde de baş role koyduğu ’’soru işareti’’ yine başarılı bir şekilde işlevini yerine getiriyor ve filmin akıcı bir şekilde dikkatimizi toplamasını sağlıyor. Bu da yapımı sıkılmadan ilgi ile izlememizi sağlıyor. Bunun dışında Farhadi’nin diğer vazgeçilmezlerinden olan odalar, taksiler, iç çekimlerle vurgulanan iç hesaplaşmalar da karşılaştıklarımız arasında.
Farklı bir coğrafyadan, tavsiye edilebilecek bir drama.
İstanbul Modern’in ’’Oscar’ın Yabancıları’’ ön gösteriminde bugün izleme fırsatı bulduğum film. Söz konusu Farhadi olunca sert bir film geleceğini az çok bekliyorsunuz zaten ama konu bir de kadına şiddet olunca bir kadın olarak filmin başından sonuna kadar göğsüme çöreklenen bir sıkıntıyla izledim filmi. Bazı sahnelerde yumruk yedim, bazı sahnelerde şefkatle iyileştim. Oyunculuklar, senaryo, sakin akış ve güçlü kurgusuyla yine nefis bir film. Mutlaka bakın.
İran sinemasını, İran halkını tanıma düşüncesi epeydir aklımda belirtmişti. Bu film ile ilk adımı atmak muhteşem oldu. Gece geç saatte salonun yarısına yakınının dolu olduğunu görünce daha bir şevkle filmi izledim. Film oyunculukları muhteşem, hepsi rollerine yakışmış ve rolün hakkını da vermiş.
İran yaşamının içinden bir çok detayın filmde paylaşıldığını gördüm. Bazı şeyler hafif zorlama gibi dursa da fikir edinmek açısından faydalı oldu.
Hem sinema hem de hayat anlamında ortalamanın üstünde bir olgunluğa sahip kişilerin filmi izlemesini tavsiye ederim.
Kadınla, kocasıyla sık sık empati kurabildim ama yaşlı adama sadece inanılmaz kin duydum ve acı çekmesine, bitmiş hallerine zerre üzülemedim. Kadının affetmesi bile beni hiddetlendirdi.
Türk televizyonlarındaki ’’evlilik’’ programlarını fazlaca izleyip, kıskançlığa sorun olarak bakmaya alışan yolcular ve deyyuslar hariç herkes de benim gibi düşünüyordur, bundan eminim.
Bu arada yönetmenin tecavüz kısmını seyirciye bırakması güzel bir seçim olmuş.
Çok güzeldi
Film elbette güzel. Karakterler, senaryo,sahneler vs. Gerçekliği, sıradanlıkları sıradışı vermesi….
Ama yorumlarda tanıtımlarda yönetmeninden bahsedilirken söylenen sözler sadece benim mi kafamı karıştırıyor: ’’…… Asghar Farhadi merhamet, ceza, intikam, adalet(!) i sorgulatıyor…’’. Evet gerçekten bunu yapıyor. Yalan söylemeli miydi orda diyor Nadir ’i sorgularken insan. Ya da iğrenç bir suçu işlemiş adam affedilmeyi hak ediyor (!) gibi geliyor. Böyle düşünmekten şüphe dahi etmek korkutmuyor mu kimseyi? En iyi ülkeyi tanımlarken ’din’ diye bir şeyinde olmayacağını söyleyebilmesi bir yönetmenin hem kendisi hakkında şüpheye ve temkinli olmaya mecbur bırakıyor hem de İran İslam Cumhuriyeti’nin bütün kötü propagandalara rağmen özgürlük, adalet ve İslam ülkesi olduğunu hissettiriyor….
Ferhadi önceki filmleriyle çıtayı o kadar yükseğe koydu ki, her filminden bir başyapıt beklentisi doğuyor. Yine insan ilişkileri üzerine eli yüzü düzgün bir film kotarmış ama filmografisinde ilk üçe giremeyecektir.
bu konudan ne çıkar ki diyosunuz, sonrasında olaylar olaylar 🙂
heyecanlı bir filmdi. oscarı bilmem ama kurgu gerçekten şahaneydi.
Hüseyni’nin her mimiğiyle seyirciye geçirdiği hisleri de söylemek gerek.
muhteşem bi oyunculuk
Filmi beğendim. Etkileyiciydi. Teşekkürler.
Çok güzeldi gerçekten…
anlamlı ve güzel bir film. sen olsan ne yapardın? sorusunu sorduran bir film
Arkadaşlar film çok güzel. Tıpkı Bir Ayrılık filminin devamı gibi olmuş. Çok başarılı buldum.
Oynayanların tavrıyla, konuşmalarıyla, olayın kurgusu ve işlenişiyle çok güzel bi film. Gerçekliğe müdahale edilmeden birebir aktarılmış, bu yüzden bu kadar özel bi eser karşımıza çıkmış. Ellerine sağlık çok da güzel olmuş…
Tam bir Asghar Farhadi filmi. Filmi o kadar beğendim ki yazacak bir şey bulamıyorum çok güzeldi. Asghar Farhadi filmlerinde en sevdiğim şey karakterlerin olaylar karşısında verdikleri tepkiler. Çok doğal ve insani tepkiler. Olay sanki yanı başınızda. Taraneh Alidoosti çok başarılıydı. Shahab Hosseini de öyle. Shahab Hosseini film boyunca kamera karşısında oturup hiçbir şey yapmasın yine çok beğenirim tekrar tekrar izlerim.
emeyi keçen herkese teşekkürler
Sinemada izleme fırsatım olmuştu gerçekten mükemmeller
cox gozel filmdi. eziyyeti kecen her kese tesekkur.
Oscar Helal !!!
Çok beğendim. Kaç kere izledim bilmiyorum. Oyunculuklar muhteşem.
Namusunuzu payimal etmek isteyen birinin onurunu korumak için hayat arkadaşınıza olan ahdinizi sigorta eder miydiniz?
Çok gerçekçi oyunculuk, muhteşem.
Selamün aleyküm… Film gerçekten çok güzel. Bir filmde pişmanlık teması bu kadar güzel anlatılabilir mi? İnsan yaptığı bir hatadan sonra o kadar aciz kalabilir mi?Yalnız filmi izlerken bir konu dikkatimi çekti. Adam eve gelip eşini görmedikten sonra hastaneye gidince ve eşini o halde görürken verdiği tepki biraz az geldi bana. Yönetmenin talimatı mı bu şekildeydi yoksa adam mı biraz soğukkanlı kaldı, anlayamadım.
Film gerçekten etkiledi beni.. Kadının yaşadığı olay çok dehşetliydi, tepkiler biraz az kaldı bence. Özellikle de Şahap çok soğukkanlı geldi. Sonuçta karısı ölümden döndü. Belli ki yönetmen bu şekilde yapmış, ama arkadaşların dediği gibi doğal bir tepki değil bence, asıl bu aşırı tepkisizlik yapay geldi bana. Bir de ben sondaki amcanın bunu yaptığına hala inanamıyorum son ana kadar bekledim suçu mu üstleniyor diye ama yok. Hatta filmin her anında bir şey çıkacakmış gibi bekledim, olmasa bile olacakmış gibi seyirciyi germek herkesin harcı değil, bu başarıdır.
Şahap Hüseyni ve Terane Alidosti der susarım………
izlediğim en iyi iran filmlerinden oscarı hak etmiş ve almış bir film.başlarda durağan gözükse de ilerledikçe açılan ve mükemmelleşen film kesinlikle tavsiyedir çeviri için teşekkürler
Oyunculukar çok iyiydi ama herkesin sürekli asıt suratlı olması falan beni boğdu açıkçası. Bitirmem 2 gün sürdü.