Haziran 19, 2019
1.968 Okunma
Hz Muhammed: Allah'ın Elçisi (2015) filmi, 28 Ekim'de Türkiye'de vizyona girecek.
Peygamber-i Ekrem Hazreti Muhammed'in (s.a.a) çocukluk dönemini anlatan “Hz. Muhammed: Allah'ın Elçisi” filmi, 28 Ekim'de Türkiye sinemalarında vizyona girecek.
Resul-i Ekrem Hz. Muhammed'in (s.a.a) çocukluk dönemini anlatan “Muhammed Resulullah (ASM)” (2015) filmi, 28 Ekim'de Türkiye sinemalarında vizyona girecek. İranlı yönetmen Mecid Mecidi'nin senaryosunu yazdığı ve yönettiği film, Hazreti Muhammed'in hayatından bir bölümü anlatıyor.
Peygamberimiz (ASM) hakkında yapılacak üç filmin ilki olan Muhammed Resulullah (s.a.a) (2015) filminde, Hazreti Muhammed'in doğumundan 12 yaşına kadar geçen süredeki yaşamı ile o yıllarda Mekke'de gelişen olaylar ele alınıyor. Hayata ve insanlığa bakış açısıyla, “Çağrı” filminin ardından İslam dünyasına ışık tutması beklenen film, 2015'te tamamlandı. Filmde, Sareh Bayat, Muhsin Tenabende, Rana Azadivar, Ali Rıza Şuca Nuri ve Mine Saadeti gibi birçok oyuncu rol aldı.
2 yıl sadece araştırma aşaması, 5 yıl da çekimleri ve teknik detayları ile geçen hummalı bir çalışmanın ürünü olan filmin bütçesi 30 milyon dolar. Mekke ve Medine'ye benzeyecek şekilde kurulan dev setler ise 40 yıl sonra bile tarihi filmlerin çekilebileceği sağlamlıkta hazırlanmış. Yönetmen Mecid Mecidi setleri inşa ederken, sadece kendi filmi için değil, İslam tarihiyle ilgili dünyada yapılacak filmler için iki önemli şehri set olarak inşa etmeyi amaçladığını söylüyor.
‘HZ. MUHAMMED (SAA) SADECE ÇAĞRI İLE ANLATILAMAZ'
Ünlü yönetmen 'Hz. Muhammed: Allah'ın Elçisi' filmini çekmeye nasıl kara verdiğini şu sözlerle anlatıyor: Dünyada Hz. Muhammed'e karşı yapılan karikatürler ve terörle İslamofobi'yi körükleyen propagandalara karşı, doğru olan Hz. Muhammed'i ve İslam'ı anlatmak için çektim. Tek bu film yeterli olmayacak. İslam'ın adil ve merhametli yüzünü anlatabilmek için başka filmlerin de çekilmesi şart. Hz. Muhammed (s.a.a) sadece Çağrı ile anlatılamaz.
Türkiye'de bir ortak film çekmeyi isteyen Mecid Mecidi, “Buraya uzun zamandır gelip gidiyorum. İran'la Türkiye'nin İslami ve kültürel benzerlikleri var. Uzun süredir Türkiye'de ortak film yapmayı istiyorum. Görüştüğüm projeler de var. Ama netleşmediği için bir şey söylemem mümkün değil.”