'Hz. Muhammed: Allah'ın Elçisi' filminin galası yapıldı

Hazreti Muhammed'in çocukluk ve ilk gençlik dönemi ile İslam'ın doğuşunu anlatan “Hz. Muhammed: Allah'ın Elçisi” adlı İran filminin galası yapıldı.

Yönetmenliğini Mecid Mecidi'nin üstlendiği ve İslamiyet ile ilgili en iddialı yapım olmayı hedefleyen İslami İran filminin Türkiye'deki galası, geniş katılımla Kanyon AVM'de yapıldı.

İki yıl önce İslam'ı seçen Alman oyuncu Wilma Elles, yaptığı açıklamada, Almanya'da “İslam Bilimleri” okuduğunu belirterek, İslam hakkında çok önceleri araştırma yapmaya başladığını söyledi.

Hz. Muhammed'in hayatının anlatılmasından dolayı duyduğu mutluluğu ifade eden Elles, “Evrensel bir film. Çok iyi araştırılması gereken, çok zor bir görev. Çünkü izleyenler bütün detaylara çok dikkat edecektir. Filmden çok şey öğreneceğiz İslam hakkında. Sadece şimdi değil, bundan 50-60 yıl sonra da değerli bir film olacaktır.” diye konuştu.

PÜRÜSSÜZ BİR FİLM

İlahiyatçı, yazar ve akademisyen Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu da daha önce filmi izlediğini aktararak, iletişim çağında dünya şartlarına uygun hareket edilmesi gerektiğini dile getirdi.

İslamofobinin çok yaygın olduğunu vurgulayan Hatiboğlu, “Bizim Hz. Muhammed'i çok iyi takdim etmemiz gerekir. İnsanlığın kurtarıcısı olan Hz. Peygamber, bu filmde çocukluğu anlatılmış. İslami hassasiyetlere dikkat edilmiş. Bazı konularda hassas davrananlar olabilir ama ben konuya bütüncül olarak bakıyorum. Filmi beğendim.” ifadelerini kullandı.

Yapımcı ve yönetmen Osman Sınav ise İranlı yönetmen Mecid Mecidi'yle dost olduklarını ve filmin setini çekimlerden önce ziyaret ettiğini bildirdi.

Filmi daha önce kısmen izlediğini anlatan Sınav, şöyle konuştu:

“Çok anlamlı ve güzel bir iş, olağanüstü bir film oldu. Mecidi'nin bakışını, hikayeyi değerlendirme şeklini ve çekimlerini beğendim. Peygamber'in gelişini, vahyin ne şartlarda indiğini o kadar güzel anlatıyor ki o duyguyu çok iyi geçiriyor izleyenlere. Uzun yıllar çalıştı. Sinema tarihi açısından ve tüm dünya insanlığı için çok değerli bir film oldu. Bilgim dahilinde, spekülasyon yapılacak bir film de değil. Şüpheye yer bırakmayan, pürüzsüz bir film.”

Oyuncu Haluk Piyes de daha önce Hz. Muhammed'in hayatını anlatan “Çağrı” filmine kıyasla, bugünün teknolojisiyle çekilen daha iyi bir film beklediğini kaydetti.

Mecidi'nin filmlerinin duygusal ağırlıklı olduğuna dikkati çeken Piyes, “Filmde ince ve derin duygular bekliyorum. Dini anlamda bir film izleyeceğiz ama Mecidi, herkesin izlemek isteyeceği tatta bir film yapmak istemiştir. Mecid Mecidi, filmlerinde evrensel tınılara dokunur. Bu sefer hangi duyguyu tetiklediğini merak ediyorum. Bu filmden beklenti aslında çok net. Hepimiz büyük bir merakla giriyoruz filme.” dedi.

EN ÇOK ÇEKİM HARCAMASINA SAHİP İRAN FİLMİ

Senaryosunu Mecidi ile Kambuzia Partovi'nin kaleme aldığı film, Hz. Muhammed'in doğumundan 13 yaşına kadar geçen süredeki yaşamını ve o yıllarda gelişen olayları, farklı bir bakış açısıyla ele alıyor. İtalya'dan bazı yönetmenlerin de yer aldığı film, Hz. Muhammed hakkında bugüne kadar çekilmiş ikinci film olma özelliğini taşıyor.

İki yıl süren araştırma ve 5 yıl süren çekimler sonunda tamamlanan film için İran'da Mekke ve Medine platosu hazırlandı. Üç yılda tamamlanan platolarda, 40 yıl daha tarihi filmlerin çekilebileceği dayanıklılıkta setler oluşturuldu.

Toplam 30 milyon dolar harcanan ve 2015'te tamamlanan filmde, Sare Bayat, Muhsin Tenabende, Rana Azadiver, Ali Rıza Şuca Nuri ve Mine Saadeti gibi birçok oyuncu rol aldı.

Görüntü yönetmenliğini Vittorio Storaro'nun üstlendiği “Hz. Muhammed: Allah'ın Elçisi“, cuma günü Türkiye'de vizyona girecek.

Konhaber