Haziran 19, 2019
897 Okunma
BOP eşbaşkanına ve Beyaz-Ak Sarayının satın aldığı sözde hocalarına kanıp İran İslam İnkılabına ve sinemasına "Onlar şiidir miidir" diyerek daha araştırmadan-izlemeden küsenlere serzeniş.
Bismihi Teâla.
Siteniz YeniKaynak.com'a son dönemde Türk(!) coniler musallat olmuş ve sayısız tuhaf yorumlar bırakmıştır. Bunu çok ilginç buluyoruz.
Şöyle ki, sinema salonlarımız ve TV kanallarımız istibdadcı hainler tarafından ahlaksız Hollywood film ve dizileri ile doldurulurken bunlar hiç ses etmemekte ancak İran Sineması üzerine bir-iki vatandaş rıza'nın kendi imkanlarıyla açtığı küçük bir internet sitesine tahammül gösterememektedirler.
“Onlar (İranlılar) şiidir miidir” deyu anıran bu eşekler, ne gariptir ki Amerikan filmlerinin ve onların kopyası olan sözde Türk sinemasının değil mezhebini (bunlar protestan mı, katolik mi.. diye) dinini bile sorgulamıyorlar.
Bu gösteriyor ki; bu conilerin derdi parsellediklerini sandıkları yüce ehl-i sünnet mezhebinin sözde müdafaası değildir. Aksine bu Hollywood kaçkınlarının asıl derdi; etikette şii diye adlandırılan ve Peygamber ve Ehl-i Beyt'in sünneti ve ahlakı üzerine olan İran İslam İnkılabı ve sineması ile uğraşmaktır.
Bu coniler bilmelidirler ki, İslami İran sineması ilerlemektedir. Ve maalesef istibdadın elinde bulundurduğu sözde Türk sineması da, biz her ne kadar “biz filancayız, fırka-yı naciyeyiz” desek de geridedir.
Bu acı gerçeği ne güzel açıklamış Hazreti Resul (s.a.a): وَمَنْ بَطَّأَ بِهِ عَمَلُهُ لَمْ يُسْرِعْ بِهِ نَسَبُهُ [Ameli ile geride kalan, nesebi (kendine izafe ettiği etiket) ile asla yetişemez.]
Dolayısı ile (yönetimin yanlışları yüzünden) amelde geri kalan bizlerin; önde giden İranlıları yaftalamayı ve eleştirmeyi bırakmamız ve kendimize güzel nesepleri parselleyerek öne geçeceğimizi sanmaktan vazgeçmemiz gerekir. Ki, inşallah böylece takdir ettiğimiz Farisi-İranlı yiğitlerle birlikte yazılalım.
Ves-selam. Hatm-i kelam.